Anevrizmal Kemik Kisti Nedir? Belirtileri ve Tedavi Seçenekleri
Anevrizmal kemik kisti (ABC), çoğunlukla ikinci dekatta görülen, kemik içinde kanla dolu kistik boşluklardan oluşan benign fakat lokal olarak agresif bir lezyondur. Klinik tablo genellikle ağrı, şişlik, hareket kısıtlılığı ve yerleşime bağlı patolojik kırık veya nörolojik bulguları içerir. Tanıda radyografiler, BT ve MR görüntüleme ile lezyonun özellikleri değerlendirilir; kesin tanı histopatolojik inceleme ile konur. Tedavide altın standart sıklıkla küretaj ve greftleme olup, nüks riskini azaltmak amacıyla fenol, kriyoterapi veya koterizasyon gibi adjuvanlar ve seçilmiş olgularda embolizasyon uygulanabilir. Radyoterapi sınırlı durumlarda düşünülür ve uzun dönem izlem nüksün erken saptanması için önemlidir.
Anevrizmal kemik kisti nedir?
Anevrizmal kemik kisti (ABC), çoğunlukla çocukluk ve ergenlik döneminde görülen, kemik içinde kanla dolu odacıklardan oluşan iyi huylu ancak yerel olarak agresif bir lezyondur. En sık omurga ve uzun kemiklerde ortaya çıkar; büyüdükçe çevre dokulara bası yaparak ağrı, şişlik ve fonksiyon kaybına yol açabilir.
Temel özellikler
ABC hızlı büyüme eğilimi gösterebilir, kemik korteksini incelterek balonlaşmış bir görünüm oluşturabilir ve patolojik kırık riskini artırabilir. İyi huylu olmasına karşın yerleşim yerine bağlı ciddi yakınmalara neden olabilir.
Kimlerde görülür?
En sık çocuklar ve ergenlerde saptanır; cinsiyetler arasında belirgin fark yoktur. Uzun kemikler ve omurga başlıca tutulum alanlarıdır.
Anevrizmal kemik kisti belirtileri
Semptomlar genellikle sinsi başlar ve lezyon büyüdükçe belirginleşir. Yerleşime bağlı olarak aşağıdaki yakınmalar görülebilir:
- Kemik ağrısı ve bölgesel şişlik
- Hareket kısıtlılığı ve güçsüzlük
- Patolojik kırık riski
- Omurga tutulumunda uyuşma, güç kaybı, dengesizlik gibi nörolojik bulgular
Kemik ağrısı ve şişlik
Ağrı istirahatte veya aktiviteyle artabilir; eşlik eden şişlik ve hassasiyet sık görülür.
Hareket kısıtlılığı ve güçsüzlük
Lokal ağrı ve yapısal zayıflama, eklem hareket açıklığında azalma ve kas gücünde düşüşe neden olabilir.
Patolojik kırık
İncelen ve zayıflayan kemik, düşük enerjili travmalarla dahi kırılabilir.
Omurga tutulumu ve nörolojik bulgular
Spinal yerleşimde sinir köklerine bası ile uyuşma, güçsüzlük, refleks değişiklikleri ve ileri olgularda yürüme zorluğu gibi belirtiler görülebilir.
Anevrizmal kemik kisti nedenleri
Kesin neden tam olarak bilinmemekle birlikte, bazı genetik değişiklikler, damar yapısındaki bozukluklar ve travma/mikrotravmaların katkısı düşünülür. Bazı olgularda önceden mevcut kemik lezyonları eşlik edebilir.
Genetik ve biyolojik faktörler
Hücresel sinyal bozuklukları ve belirli genetik değişiklikler lezyon gelişimine zemin hazırlayabilir.
Travma ve mikrotravmalar
Tekrarlayıcı zorlanmalar veya önceki darbeler, sessiz lezyonları tetikleyebilir ya da ilerlemeye katkıda bulunabilir.
Anevrizmal kemik kisti nasıl teşhis edilir?
Tanı; klinik değerlendirme, görüntüleme ve histopatolojik doğrulamanın birlikte yorumlanmasıyla konur.
Fizik muayene ve öykü
Şikayetlerin başlangıcı, süresi ve şiddeti; lokal hassasiyet, şişlik ve hareket kısıtlılığı muayenede dikkatle değerlendirilir.
Görüntüleme yöntemleri (MR, BT, röntgen)
Röntgen ve BT, lezyonun yerleşimi ve kemik yapısındaki değişiklikleri gösterirken; MR, yumuşak dokular ve iç yapı hakkında ayrıntılı bilgi sağlar.
Biyopsi ve patoloji
Kesin tanı için doku örneği alınarak mikroskobik inceleme yapılır ve benzer görünümlü diğer lezyonlar dışlanır.
Anevrizmal kemik kisti nasıl tedavi edilir?
Tedavi, lezyonun boyutu, yerleşimi, hastanın yaşı ve eşlik eden risklere göre planlanır. Amaç ağrıyı azaltmak, kırık ve nörolojik komplikasyonları önlemek ve nüks riskini düşürmektir.
- Cerrahi küretaj ve kemik grefti
- Embolizasyon
- Koterizasyon ve kimyasal adjuvanlar (ör. fenol)
- Seçilmiş olgularda radyoterapi ve diğer yöntemler
Cerrahi: küretaj ve greft
Kist içeriği kürete edilerek temizlenir; oluşan boşluk otojen, allogreft veya sentetik greftlerle doldurularak yapısal destek sağlanır. Nüksü azaltmak için adjuvan teknikler eklenebilir.
Embolizasyon
Lezyonu besleyen damarların kapatılmasıyla kan akımı azaltılır; bazı hastalarda tek başına ya da cerrahiye hazırlık amacıyla uygulanabilir.
Koterizasyon ve fenol
Kistin iç yüzeyinin ısı veya kimyasal ajanlarla (fenol gibi) işlenmesi, rezidüel dokuyu azaltarak nüks riskini düşürmeyi hedefler.
Radyoterapi ve diğer yöntemler
Radyoterapi, cerrahiye uygun olmayan veya tekrarlayan olgularda sınırlı endikasyonlarla düşünülebilir. Bazı merkezlerde kriyoterapi veya alkol enjeksiyonu destekleyici seçenek olarak kullanılabilir.
Tedavi sonrası takip
Nüks olasılığı nedeniyle düzenli klinik ve görüntüleme kontrolleri önerilir; iyileşme sürecinde yük verme ve rehabilitasyon planı kişiye göre düzenlenir.
Tedavi edilmezse ne olur?
Lezyon zamanla büyüyerek kemik yapısını zayıflatır, deformite ve kırık riskini artırır. Omurga yerleşiminde sinir basısı kalıcı nörolojik defisitlere yol açabilir.
Kistin büyümesi ve kemik hasarı
Genişleyen kist, iskelet stabilitesini bozabilir ve fonksiyon kaybına neden olabilir.
Komplikasyonlar ve nüks
Cerrahi sonrası enfeksiyon, kanama ve gecikmiş iyileşme görülebilir; ilk yıllarda nüks olasılığı nedeniyle yakın izlem gerekir.
Sıkça sorulan sorular
Anevrizmal kemik kisti nedir?
İçi kanla dolu odacıklardan oluşan, çoğunlukla gençlerde görülen, iyi huylu fakat yerel olarak agresif bir kemik lezyonudur.
Belirtileri nelerdir?
Ağrı, şişlik, hareket kısıtlılığı, patolojik kırık riski ve omurga tutulumunda nörolojik şikayetler görülebilir.
Tehlikeli midir?
Hayati risk taşımaz ancak ilerlediğinde ciddi fonksiyon kaybına ve kırıklara yol açabilir.
Nasıl teşhis edilir?
Klinik muayene ve görüntüleme ile değerlendirilir; kesin tanı biyopsi ile konur.
Kendiliğinden geçer mi?
Nadir gerileme bildirilse de çoğu olguda tıbbi müdahale gerekir.
Kansere dönüşür mü?
Malign dönüşüm beklenmez; buna karşın büyümesi çevre dokulara zarar verebilir.
Cerrahi tedavisi nasıldır?
Küretajla lezyon temizlenir, boşluk greftle doldurulur ve adjuvanlarla nüks riski azaltılabilir.
Tekrarlar mı?
Tekrarlama mümkündür; düzenli takip önemlidir.
En sık hangi kemiklerde görülür?
Uzun kemikler ve omurga başlıca tutulum bölgeleridir.
Tedavi sonrası iyileşme süresi nedir?
Yönteme ve hastaya göre değişmekle birlikte, birkaç ayı bulabilir; rehabilitasyon bu süreci destekler.